Tekel İşçileri
Ülkemiz, gelişmekte olan ülkelerin arasında sayılır. Sanayisi, fabrikası çoğalan; tarımı azalan bir ülke olarak anılır. Hükümetler, sanayinin gelişmesi ve yatırımların artması için çağrılarda bulunur. Her dönem yerli ve yabancı yatırımcıya teşvikler yapılır.
Böyle bir ülkede işçi sınıfı, kendi sınıfını tanıma sürecini yaşamaktadır.
Cumhuriyetin ilanı ve ekonomik atılımlar sürecinde işçiler, daha çok kamuda örgütlenmiş, sendikal kazanım kamu alanında olmuştur.
Özel sektörde çalışan işçiler, özlük ve sendikal hakların bir çoğundan hala mahrumdur. Yığınlarca işçi, asgari ücretle, günde on iki saat çalıştırılmakta; emeğinin karşılığını alamadığı gibi, iş güvencesi ve sigorta gibi hayati öneme sahip olan haklarından yoksun yaşamaktadır.
Kamuda çalışan işçiler düne kadar devletin güvencesi altında çalışırken, özelleştirmeler sonucu birer birer devletin ana şefkatinden mahrum kalmaya başlamış, ellerinden iş güvencesi ve kazanımları hatta işleri alınmaya başlamıştır.
Seydişehir alüminyum fabrikasında çalışanlar 4-C kapsamına alınarak, tüm kazanımları ellerinden alınmıştı. Onlarda çok direnmişti ama sonunda 4-C mağduru olmuşlardı.
Kamuda çalışan bir çok işçi buna benzer sonlarla karşılaşıp, 4-C kervanına katılmışlardı.
Şimdi Ankara%u2019da TEKEL işçileri ölümüne direnmekte, özlük hakkının mücadelesini vermekteler. Az değil 52 gündür direnmekte, hükümete kararlılık mesajı verilmektedir.
İlk günler çok büyük etkiler yaratmayan TEKEL eylemi gün geçtikçe toplumun tüm kesiminden büyük destekler almakta; eylem, çığ gibi büyümektedir.
Hükümet büyüyen ve toplumun her kesiminden destek gören bu eyleme sesiz kalamadı. Pazartesiye verilen randevu, bu gün itibari ile yeşeren umutları yeniden tüketti.
TEKEL işçileri yeni bir sürecin rotasını çizip haklarını almanın yolunu tutacak.
Ne kadar başarılı olacaklar bunu hep birlikte göreceğiz.
Türkiye işçi sınıfı, TEKEL direnişinden çok büyük dersler çıkaracaktır.
Kazanımla bitecek bir sonuç, %u201Cbunlardan bir şey olmaz! Direnerek kazanılmaz!%u201D anlayışını tuzla buz edip, yüreklerde yeni umutlar yeşertecektir.
Gelinen şu aşamada bile TEKEL direnişi, toplumun her kesiminin sesi, umudu olmuş durumdadır. İşçisi, işsizi, köylüsü, kentlisi, esnafı, memuru, öğrencisi eylemle bütünleşmiş; yüreğini, direncini, umudunu koymuştur.
TEKEK işçileri;
ya kazanacak, ya ...